Şu an okuduğunuz yazı
Kanada’da Bir Kadının Yatağına Meteorit Düştü!

Kanada’da Bir Kadının Yatağına Meteorit Düştü!

British Columbia’daki evinde derin bir uykuda olan Ruth Hamilton, köpeğinin havlaması ve ardından bir “patlama” sesiyle uyandı. Ayağa fırlayıp ışığı açtığında, tavanda bir delik gördü. Saati 23:35’i gösteriyordu.

66 yaşındaki Bayan Hamilton, ilk başta evinin üzerine bir ağacın düştüğünü düşündü. Ancak, hiçbir ağaç yıkılmamıştı. 911’i aradı ve operatörle telefonda konuşurken çiçekli yastıklarının arasındaki büyük kömür grisi rengindeki nesneyi fark etti. “Aman Allah’ım” diyerek operatöre döndü, “yatağımda bir taş var.”. Daha sonra bunun bir göktaşı olduğunu öğrendi.

Büyük bir adamın yumruğu büyüklüğündeki 2,8 kiloluk kaya, Bayan Hamilton’ın kafasını ıskalamış ve yüzünün her tarafında alçıpan döküntüleri bırakmıştı. 3 Ekim gecesi gerçekleşen bu yakın etkileşim onu sarssa da, internette popüler oldu ve bilim adamlarına Dünya’ya düşen bir uzay taşını incelemek için alışılmadık bir şans verdi.

Bayan Hamilton, Çarşamba günü yaptığı bir röportajda, “Gerçeküstü görünüyor” dedi. “O zaman içeri girip odaya bakacağım ve evet, tavanımda hala bir delik var.”

Meteoroidler günün her saati Dünya’ya doğru savrulurlar. Yeterince büyük olanlar, atmosferdeki yolculuktan sağ çıkarak iniş yaptıklarında göktaşı olurlar. İnsanlar onları toplar. Kimisi göktaşlarını müzelere verirken, bazıları eBay’de satmaktadır. Christie’s, şubat ayında nadir göktaşları müzayedesini düzenleyerek 4 milyon dolardan fazla hasılat elde etti.

Göktaşınin, Vancouver’ın yaklaşık 440 mil doğusundaki 3.700 kişilik bir kasaba olan Golden’da Bayan Hamilton’un uykusunu mahvettiği gece, diğer Kanadalılar yüksek sesli iki patlama duymuş ve gökyüzünde bir ateş topunun uçuştuğunu görmüşlerdi. Calgary Üniversitesi araştırmacılarına göre, bunu videoya kaydedenler olmuştu.

Aynı gece Kanada’da görülen göktaşı geçişi.

Bayan Hamilton 911’i aradıktan sonra, evine gelen bir görevli, ilk başta kayanın yakındaki otoyol çalışmasındaki bir patlamadan kaynaklanmış olabileceğini söyledi. Ancak o gece yol çalışmasında herhangi bir patlatma gerçekleşmemişti.

Sonra görevli başka bir tahminde bulundu: “Sanırım yatağında bir göktaşı var.”

Bayan Hamilton o gecenin geri kalanında uyumadı. Göktaşı yatağında dururken bir sandalyede çayını yudumladı. Bayan Hamilton, yerel haber kaynaklarına ilk başta olayı kendine sakladığını söyledi, ancak daha sonra bunu Batı Ontario Üniversitesi’ndeki araştırmacılara bildirdi ve orada çalışan Prof. Peter Brown, bu kayanın bir göktaşı olduğunu doğruladı.

Eskiden yerel bir ticaret odasının yöneticisi olduğunu söyleyen Hamilton, ailesine ve arkadaşlarına da olayı anlattı. “Torunlarım, büyükannelerinin yatağında bir göktaşı tarafından az kalsın öldürüldüğünü söyleyebilirler” dedi.

Meteorlar daha önceleri de insanların evlerine ve bahçelerine düştü. 1982’de Wethersfield, Conn.’de altı pound ağırlığında bir taş bir eve çarptı, ikinci ve birinci kattaki tavanları yıktı, oturma odasına yuvarlandı ve bir kapıdan geçerek yemek odasına girdi. 2020’de ise Endonezyalı bir tabut üreticisinin çatısına 4,4 kiloluk bir göktaşı düştü.

Endonezyalı tabut üreticisinin çatısına düşen meteorit.

Prof. Brown, herhangi bir yılda bir göktaşının birinin evine çarparak bir yatağa düşme ihtimalinin yaklaşık 100 milyarda bir olduğunu söyledi.

Bayan Hamilton’ın taşı, o gece Golden’a çarpan iki meteordan biriydi. Calgary’nin 160 mil doğusundaki araştırmacılar, bölgedeki birkaç kişinin gönderdiği fotoğraf ve videolara dayanarak konumunu belirledikten sonra, Bayan Hamilton’un evine bir milden daha yakın bir alanda ikincisini bulmak için kasabaya gittiklerini söylediler.

Calgary Üniversitesi’nde göktaşları üzerine çalışan Alan Hildebrand, kendisinin ve diğer araştırmacı arkadaşlarının kayayı ellerine geçirdikleri için çok mutlu olduklarını ifade etti ve “Sanırım sarıldık” dedi.

Meteoritler, bilim adamlarının Güneş Sistemi ve asteroit kuşağı hakkında daha fazla bilgi edinmeleri için eşsiz bir fırsat sunmaktadır. Araştırmacılar, onlara uzaktan bakmak yerine doğrudan örnek edinebilmektedir.

Bilim adamları, uzaydan atmosfere geçerek yeryüzüne giden yollarını yeniden oluşturmak için de göktaşlarını kullanabileceklerini ve bu noktada kayaların kütlelerinin yaklaşık yüzde 90’ını kaybetmiş olabileceğini söyledi. Havadaki yolculukları sırasında, ses hızının 50 katı hızla ilerleyen göktaşlarının sıcaklıkları yaklaşık 2.000 santigrat dereceye ulaşabilirken, yere ulaştıklarında soğumuş olabilirler.

Araştırmacılar göktaşı üzerinde çalışmayı bitirdikten sonra, Bayan Hamilton, kendi mülküne düştüğü için onu tutmayı planladığını söyledi. Şanslı olduğunu öne sürdü. Ertesi gün piyango bileti alıp almadığı sorulduğunda, hayır dedi; zaten kazanmıştı. “Ben hiç incinmedim” dedi. “Bu deneyimi yaşadım ve bir çizik bile olmadı. Bu yüzden tek yapmam gereken bir duş almak ve alçıpan tozunu temizlemek.”

Kaynak: The New York Times

Çeviri: Yavuz Selim Kartal

Bu yazı hakkında ne düşünüyorsunuz?
Beğenmedim
0
Çok İyi
1
Eh İşte
0
Güzel
0
Muhteşem
0
Yorumları Görüntüle (0)

Leave a Reply

Your email address will not be published.

Bu site, istenmeyenleri azaltmak için Akismet kullanıyor. Yorum verilerinizin nasıl işlendiği hakkında daha fazla bilgi edinin.


© 2020 Takiyüddin Astronomi Topluluğu, Her Hakkı Mahfuzdur.

Başa Dön