Şu an okuduğunuz yazı
Ay’daki Teleskobun Hikâyesi

Ay’daki Teleskobun Hikâyesi

Apollo 16 astronotu John Young yıldız bulutlarını, nebulayı, ve Dünya atmosferinin en dış tabakasını Ay’dan fotoğraflamak için teleskop kullandı. O başka bir gezegen yüzeyinde astronomik gözlem yapmak için kullanılan ilk teleskoptu.

Ay’ın kendisi heyecan verici bir yer, ancak Apollo 16 astronotları oraya indikten sonra, onu evrenin derinliklerine bakmak için görüntüleme platformu olarak kullandılar.1972 Nisan’ında astronotlar Ay Modülü Pilotu Charles M. Duke Jr. ve Komutan John W. Young Ay’da yaklaşık üç gün vakit harcadılar.

Apollo 16’nın ilk taşıt dışı aktivitesi esnasında, Ay’a iniş misyonu komutanı Astronot John W. Young, Descartes İniş Alanın’da Ay yüzeyinde zıplayarak Amerika bayrağına selam veriyor. Bu fotoğrafı Ay modülü pilotu Charles M. Duke Jr. çekti. Solda Ay Modülü “Orion”. Gezici Ay aracı Orion’un yanında park edilmiş ve uzun mesafeli mor ötesi kamera Young’ın arkasında (Ay modülünün gölgesinde) kalmış.

Spektrograf (uzak mesafeli mor ötesi kamerası) olarak adlandırılan teleskop, gözümüzle görülemeyen bir tür radyasyon olan mor ötesi ışıkta uzaktaki nesnelere baktı. Güneş’ten gelen bazı mor ötesi ışınları Dünya yüzeyine ulaşırken, gezegenimizin atmosferi en yüksek enerjili ışınların çoğunu emer. Güneş’ten daha sıcak olan yıldızlar ve diğer astronomik nesneler çok sayıda kısa dalga boylu mor ötesi ışık yayarlar, ancak gezegenimizin yüzeyinden onu tespit edemeyiz.

Öte yandan Ay, bu tür sinyalleri engelleyecek önemli bir atmosfere sahip değildir, bu da burayı sadece yıldızlara bakmak için değil, evrenin derinliklerini keşfetmek için de harika bir mekan haline getirir. Young teleskopu plastik poşetinden çıkardı ve ay modülünün gölgesindeki bir tripoda yerleştirdi ki alet doğrudan güneş ışığı almasın. Astronotlar, kaldıkları süre boyunca, gökyüzünün farklı kısımlarını görebilmek için teleskopu birkaç kez yeniden yönlendirdiler. Ay tabanlı teleskop, çeşitli yıldız kümelerinin yanı sıra bulutsuları da inceledi (yeni yıldızların doğacağı gaz ve toz bulutları). Astronotlar ayrıca onunla Samanyolu çevresinde dönen küçük bir galaksi olan Büyük Macellan Bulutu’nu da gözlemlediler. Bu alet “Kamera/Spektrograf” olarak adlandırılır çünkü iki çalışma modu vardır: normal bir kameradan gelen “doğrudan görüntüler” ve astronomik nesnelerdeki atomların ve moleküllerin parmak izlerini aramak için ışığı bölmenin bir yolu olan “spektrograf”.

Apollo 16 görevi sırasında Ay’daki ilk teleskopla çekilen bu görüntü, Dünya’nın en dış atmosferini veya oksijenin ve nitrojenin ultraviyole ışıkta parlak bir şekilde parladığı bir bölge olan jeokoronayı gösteriyor.

Özellikle teleskop, “jeokorona” ve aurora olarak adlandırılan üst atmosferini görüntüleyerek Dünya’ya da baktı. Deniz Araştırma Laboratuvarı’ndayken böyle bir kamera için patent alan baş araştırmacı George Carruthers daha sonra şunları söyledi” Gerçekten dünya gözlemleri için en kısa sürede ortaya çıkan sonuçlar muhteşem, çünkü bu Dünya’nın ilk kez mor ötesi ışıkta uzaktan fotoğraflanışı.”

Sağda Dr. George Carruthers ve Donanma Araştırma Enstitüsü’nde proje yöneticisi olan William Conway, Carruthers’ın Apollo 16 görevi için geliştirdiği ilk ay tabanlı gözlemevi olan altın kaplama mor ötesi kamera / spektrografı inceliyorlar.

Toplamda, astronotlar teleskoptan 178 kare film getirdiler.

Bu kamera ilk uzay teleskobu olmasa da – sondaj roketleri üzerinde ve ondan önceki Dünya yörüngesinde uçan başka mor ötesi ışık toplama aletleri vardı – gerçekten gezegenler arası olanların ilkiydi. Daha sonra Skylab’ın son uçuşunda, aynı kameranın yedek versiyonu bir kuyruklu yıldız ve diğer nesnelerden gelen mor ötesi sinyallere baktı. Bugün, NASA’nın Hubble Uzay Teleskobu çarpıcı görüntüler sunuyor ve mor ötesi ışığa da bakarak evren hakkında harika iç görüler elde ediyor.

Uzak Mesafeli Mor ötesi Kamera / Spektrograf bugün Descartes iniş bölgesinde Ay’da kalmaktadır. Ay’a gitmenin sadece güneş sistemimizi anlamamız için değil, ötesinde ne olduğunu anlamamız için de bir adım olduğunu hatırlatmak isteriz. NASA’nın ay keşif planları iki aşamalı bir yaklaşıma dayanıyor: Birincisi hıza odaklanıyor – 2024 yılına kadar Ay’a inen astronotlar – ikincisi 2028 yılına kadar Ay’da sürekli bir insan varlığı oluşturacak. Ajans Ay’da bir sonraki dev sıçramaya hazırlanmak ve astronotları Mars’a göndermek için öğrendiklerimizi kullanacak.

Kaynak: NASA

Çeviri: Furkan ÖĞÜTÇÜ ve M. Furkan KILIÇASLAN

Bu yazı hakkında ne düşünüyorsunuz?
Beğenmedim
0
Çok İyi
0
Eh İşte
0
Güzel
3
Muhteşem
0
Yorumları Görüntüle (0)

Leave a Reply

Your email address will not be published.

Bu site, istenmeyenleri azaltmak için Akismet kullanıyor. Yorum verilerinizin nasıl işlendiği hakkında daha fazla bilgi edinin.


© 2020 Takiyüddin Astronomi Topluluğu, Her Hakkı Mahfuzdur.

Başa Dön